Ana Sayfa Etiket "film eleştirisi"

Reservoir Dogs (1992): Bir Soygun Filmi

Kendi tarzını yaratmayı başaran bir yönetmen, filmleri kötü dahi olsa sinema tarihine adını yazdırır. Bu durumu sadece sinema ile kısıtlamanın da doğru olmadığını düşünüyorum. Sanatın her dalı için geçerli. Tarantino’da sinema tarihine adını iyi anlamda adını yazdırmış, tam anlamıyla sinema tutkunu birisi ve belki de daha fazlası. İlk uzun metrajı sinema kaynaklarında “My Best Friend’s […]

Kill Bill: Vol 1. ve 2. (2003): Feminist İntikam

Bol kanlı ve şiddet içerikli sahneleriyle tanıdığımız Quentin Tarantino, özel sinema diliyle kendine bağımsız sinemada ayrı bir kulvar yaratmayı başarmış bir sinema dehası. Filmlerinin her karesine imzasını atan Tarantino’nun sinemasında aşırı yakın planlardan bagaj perspektifli çekimlerine kadar birçok görsel kod bulunmakta ancak Tarantino’nun en önemli özelliklerinden biri de yazdığı muhteşem senaryolardır. Farklı tarzlarda filmlerle dolu […]

You Were Never Really Here (2017): Uyanmak İçin Güzel Bir Gün

Lynne Ramsay, We Need to Talk About Kevin’den (2011) beri süregelen sessizliğini muhteşem bir geri dönüşle bozdu. İskoçyalı yönetmenin dördüncü uzun metraj filmi olan You Were Never Really Here (ya da diğer adıyla A Beautiful Day) henüz vizyona girmese dahi çeşitli festivallerde gösterildi ve büyük övgüler aldı. Cannes’da Ramsay’e En İyi Senaryo, Joaquin Phoenix’e ise […]

The Greatest Showman (2017): Eğlenceli Ama Yüzeysel

Hugh Jackman’ın 2009’dan beri hayata geçirmeye çalıştığı, P. T. Barnum’un hayatından uyarlama rüya projesi The Greatest Showman 8 yılın ardından çekilebildi ve gösterime girdi. Yönetmeni Michael Gracey’nin ilk uzun metrajı olup, kadrosunda Jackman’ın yanı sıra Michelle Williams, Zac Efron ve Zendaya gibi isimlerin rol aldığı film sezonun başında  “Bu senenin La La Land’i olur mu, […]

Pulp Fiction (1994): Bidayeti Ne İse Nihayeti O Olacak Ucuz Bir Hikâye

1900’lerin başında henüz emeklemekte olan, trenlerle çizilmiş modern ve kapitalist Amerikasının şiddet haritasından, 1990 ve sonrası ışık hızından yavaş da olsa ulaşım araçları, arabalar ve uçaklar ve benzeri teknolojinin birdenbire gelişen ürünleri ile değil bambaşka bir ‘iletişim ve ulaşım’ aracı ‘tivi ve sinema’ ile sadece dünyada değil kozmosta estetize edilmiş şiddet haritasının sunumu izlendi ve […]

The Post (2017): Ders Niteliğinde İlk Başkaldırı

Steven Spielberg, bilimkurgu türünde Artificial Intelligence, Close Encounters of the Third Kind, Jurassic Park ve Minority Report gibi sinema tarihini etkileyen başyapıtlar vermesine rağmen The BFG (2016)’yi saymazsak 2010 yılından sonra bilimkurgu türünden uzaklaşarak yaşanmış hikayelere ve biyografilere yakınlaştı. Spielberg, ‘Lincoln’ ile eski ABD Başkanı Abraham Lincoln’ün kölelik ile mücadesini işlerken, ‘The Bridge of Spies’ […]