Ana Sayfa Eleştiriler Kutsal Hazine Avcıları / Raiders of the Lost Ark (1981)

Kutsal Hazine Avcıları / Raiders of the Lost Ark (1981)

Kutsal Hazine Avcıları / Raiders of the Lost Ark (1981)
0

Yapımcılığını George Lucas, yönetmenliğini ise Steven Spielberg’in üstlendiği 1981 yapımı Raiders of the Lost Ark tam anlamıyla bir aksiyon ve macera filmi. Başrol olarak Indiana Jones karakterinde, Star Wars serisi ile altın dönemini yaşamış Harrison Ford’u görmekteyiz. Filmin başından sonuna kadar devam eden aksiyon bir an olsun durmuyor. Mistik ve tarihi senaryo ile birleşen bu macera Indiana Jones efsanesinin başlangıcını oluşturup onu kült bir eser haline getiriyor.

Açılış sekansında Indiana Jones’u Güney Amerika’nın egzotik topraklarında tarihi eser peşinde koştururken görüyoruz. Tecrübeli bir mezar soyguncusu görüntüsü çizen karakterimiz bir sonraki sekansta ise bir üniversite de arkeoloji alanında kürsü sahibi, kız öğrencilerin hayranlık dolu bakışları altında ders veren bir hoca olarak karşımıza çıkıyor. George Lucas’ın ifadesi ile Jones üniversite de ders veren, sıradan bir yaşantısı olan bir vatandaş olmasının yanında aynı zamanda maceradan macerya koşan, ölümden korkmadan tarihi eserleri arayan modern bir kahraman. Indiana Jones her insanın normal yaşantısı dışında bir kahraman olma güdüsü taşımasının bir tezahürü. Yani günümüz insanının bilinçaltında her an yaşattığı bir karakter. Bu yüzden 30 yılı aşkın süredir Indiana Jones efsanesi devam ediyor. Raiders of the Lost Ark da kendisinden sonra gelecek üç devam filminin temelini oluşturuyor.asa

II. Dünya Savaşı’ndan önce geçen hikayade Naziler Kutsal Sandık’ı bulmak için bir ekip görevlendirmiştir ve bu ekibin başında Jones’un en büyük rakiplerinden Belloq bulunmaktadır. Kutsal Sandık’ın içinde Musa’nın On Emir(Ten Commandments)’i yazılı olarak getirdiği tabletler bulunmaktadır. Bu sandığa sahip olan ordu yenilmez olacaktır. Amerikan Ordu’sundan gelen yetkililer sandığı Amerika’ya getirmesi için Indiana Jones’u görevlendirirler ve kahramanımız büyük bir mutlulukla yollara düşer. Önce Nepal’e giden Jones eski sevgilisi Marion’dan Kutsal Sandık’ı bulmasına yardımcı olacak madolyonu alır. Daha sonra Jones ve Marion Mısır’a giderek kendilerini büyük bir serüvenin ortasında bulurlar.

Mısır’da geçen hikayede göze en çok çarpan oryantalist bakış açısıdır. Yerel halkın kıyafetleri, yaşantıları ve yaptıkları klasik Batılı bakış açısıyla resmedilmiştir. Fesli, eşarplı, burkalı insanlar, köle durumunda bir halk ve ahmakça davranışlar artık Batı dünyasının Doğu halkları hakkındaki kanıksanmış düşünceleri diyebiliriz. Jones’un kendisine kılıç sallayarak meydan okuyan bir yerliyi tek kurşunla öldürmesi ne kadar eğlenceli bir sahne olsa da bu sahne oryantalist bilinçaltının bir yansımasıdır. Bunun dışında II. Dünya Savaşı öncesi Mısır’da İngilizler’in hakimiyeti bulunmaktadır. Dolayısı ile Nazilerin Mısır’da bu kadar güçlü gösterilmesi senaryo uyumsuzluklarıdan bir diğeridir. Filmin son sekansında Kutsal Sandık’ın Amerika’da devasa büyük bir hangara kaldırılması ve burada binlerce başka kutsal emanetin kapalı olarak bulunması ise kendisi Cumhuriyetçi Parti sempatizanı olan Steven Spielberg’in kaba ve ucuz bir Amerikan propagandası tadındadır.lostarkpage

Harrison Ford’a Marion rolünde Karen Allen ve Belloq rolünde Paul Freeman eşlik ediyor. İyi bir iş çıkardıkları söylenebilir. Filmin müzikleri ise Star Wars, Superman gibi filmlerin de müziklerini yapanJohn Williams’a ait. Filmdeki aksiyon ve mistik havayı tam anlamıyla yansıtan müthiş eserler çıkarmış. İleriki dönemi de etkileyecek aksiyon dolu sahneleri ve sürükleyici hikayesi ile Raiders of the Lost Ark macera sever tüm sinemaseverlerin izlemesi gereken bir eser. Şimdiden herkese iyi seyirler.

Bir Cevap Yazın