The Selfish Giant (2013) – Endüstri Grisi
The Arbor isimli belgesel ile ismini duyuran İngiliz yönetmen Clio Barnard’ın ilk uzun metraj filmi “Bencil Dev” son zamanların en önemli taşlaması ve maalesef en acı yapımı. Teması, karakterleri ve olay örgüsü ile Ken Loach’ın başyapıtı
i hatırlatan film, ingiliz toplumcu gerçekçiliği geleneğini takip ediyor. İki çocuk karakterinden yola çıkarak kayıp bir nesli anlatımına alan kadın yönetmen, ciddi bir toplum ve sistem eleştirisi sunuyor.
Mekanları değiştirilen çocukların yeni oyun alanı, sanayi çöplüğüne dönüşmüş kasaba ve nükleer enerji santralinin işgal ettiği kırsal oluyor. Biraz vakit geçirme bahanesiyle biraz da para kazanma isteklerinden hurdacılık yapmaya başlıyorlar. Çöplüklerden topladıkları metalleri, oradan buradan çaldıkları kabloları Kitten adındaki “hurdacılar kralı”na satıyorlar. Bu “bencil” adam da çocukları istismar etmekte bir sakınca görmüyor. “İnsan insanın kurdudur” lafı bir kez daha anlam kazanıyor ve kaçınılmaz sonlar adeta göstere göstere geliyor. Ajitasyona müsait konu, yönetmenin müzik kullanmama tercihiyle olması gerektiği gibi yalın anlatılıyor. Acı, kasabanın sessizliğinde ve kasvetinde kayboluyor. Görüntüler Pu-239 filmini getirdi aklıma. Aslında kıyamet öncesi bir atmosfer çizse de film, bölgenin, kıyamet sonrasından çok da farkı yok kasaba halkı için. Zaten çoktan ölmüş ─yaşamları sınırlanmış─ insanlar, asıl büyük felaketi sessizce bekliyorlar.
Filmin çoğunluğunda karşımıza çıkan atlar da, yine insanlar yüzünden yaşamları işkenceye dönen çocuklarla aynı nesne haline geliyor. Ailesinin, okulun, büyük resimde sistemin kendisini suça ve ölüme ittiği, insanlardan umudunu kesen Arbor’un epilogda atı tımar ederkenki hali bu tezi destekliyor.
Filmin ─isminden anlaşılacağı üzere─ esinlendiği Oscar Wilde’ın “The Selfish Giant” öyküsüne gelecek olursak; öyküde, bahçesinde çocukların oynamasına izin vermediği için kışın eksik olmadığı, hatasını geç fark eden bencil dev, filmde, sadece çocukların oyun alanını değil yaşam alanını da işgal eden daha bencil ve daha devasa bir deve dönüşüyor. Devi, ister dev soğutma kuleleri, dev elektrik direkleri ve kablolar kabul edin, isterseniz Kitten karakterinde vücut bulan bir insan; ismi, büyük resimde bütün küreyi işgal eden kapitalizmdir. Biz, kaderi muktedirler tarafından çoktan çizilen kasabayı ve bu çöplükten para kazanmaya çalışan kasaba halkını izlerken dev canavar, bütün dünyayı sömürmeye devam ediyor. Çocuklar, baharı geri getirebilecek mi?
* Yaklaşan İsyan s. 54-55
Görünmez Komite