Yenilmezler: Ultron Çağı / Avengers: Age of Ultron (2015)
2012 yılında gösterime giren serinin ilk filminden sonra, fragmanlarıyla heyecanı her geçen gün yukarı çeken The Avengers: Age of Ultron’u merakla bekliyorduk. Son zamanlarda filmlerinde aksiyonun dozajını iyice artıran Marvel, Age of Ultron’la bunu gözünüze çarpa çarpa işliyor. Çekimleri için harcanan 250 milyon dolardan böyle bir şeyin geleceğini az çok tahmin ediyorsunuz. Film başladığı andan son saniyesine kadar hiç bitmeyen tempoya ve aksiyona sahip haliyle sıkılmanıza fırsat vermiyor.
Marvel filmlerinde ve 2000lerde çıkan süper kahraman filmlerinden beklenen, genelde senaryodan daha çok görsel şölen. Daha doğrusu arka planda kalan senaryo ve kurgu oluyor. Bu duruma istisnai örnekler vermekte mümkün. Captain America serisinin son filmi Winter Soldier ve Guardians of Galaxy senaryo olarak diğer Marvel filmlerine göre daha doyurucu. Senaryo bakımından Age of Ultron ise bu konuda sıradan bir Marvel filmi.
Bu tip filmlerde görmeye alışık olduğumuz olay çoğu zaman birbirinden bağımsız olayları yansıtması, kastettiğim olay seri olarak değil bireysel süper kahraman filmleri arasındaki bağlantı. Bu sefer Age of Ultron’un ucu Captain America’ya dokunuyor. Ekibimiz Captain America’da yer alan kötü karakter Hydra’nın gizli karargahına doğru yola çıkıyor, amaç Loki’nin asasını ait olduğu yere götürmek için elde etmek. Film senaryoya o kadar hızlı dalıyor ki anlamanız biraz zaman alıyor. Bu aksiyon silsilesini atlattıktan sonra filme de adını veren Ultron adındaki yapay zeka ortaya çıkıyor. Amacının dünyaya barış getirmek olduğunu söylese de barışı nasıl ve kime getireceği oldukça büyük soru işaretleriyle dolu. Hawkeye ve Black Widow karakterlerinin geçmişi üzerinden yan hikayelerle olay örgüsünü tamamlamaya çalışan Avengers böyle yaparak hem seyircinin ilgisini canlı tutmaya çalışıyor hem de arka planda kalan karakterlere daha fazla süre vererek onlara borcunu ödüyor.
İlk filmde yer alan ve oldukça üstünde durulan “Ama bizde Hulk var!” güdüsü bu filmde nerdeyse ortadan kalkıyor. Bruce Banner’ı genelde Natasha Romanoff (Black Widow) ile arasında geçen flört sahnelerinde bir de Hulkbuster ile kapışma sahnesinden hatırlıyoruz. Bu filmde oklar her anlamda Tony Stark’a çevriliyor ve onu merkeze alıyor. Tony Stark’ın güç elde etme arzusu sinema severlerin ona kuşkulu gözlerle bakmasına sebep oluyor. Avengerslar gerçekten bir takım mı yoksa bireysel yeteneklerden oluşan 4-5 tane süper kahramanın yan yana gelmiş olduğu bir topluluk mu sorusunu ara ara izleyiciye sordurtuyor. Tam o sırada Joss Whedon çıkıp “Sakin olun Captain America’nın daha söylecekleri var!” diyip milliyetçi bir yaklaşımla müdahalelerde bulunuyor. Her Marvel filminde olduğu gibi bu filmde de komik ve eğlenceli sahneler mevcut. Özellikle Thor’un çekicinin konu olduğu sahneler gerçekten kahkahalara sebep oluyor.
Serinin 2. filminde iskelet kadronun yanı sıra Maximoff kardeşler olarak tanınan Marvel evreninde Scarlet Witch (Elizabeth Olsen) ve Quicksilver (Aaron Taylor Johnson) olarak bilinen süper kahramanlar seriye dahil oldu. Yan karakter olarak Aaron Taylor silik bir işin altına imzasını atıyor. Elizabeth Olsen ise performansıyla önümüzdeki senelerde çıkacak olan Marvel serilerinde çoktan yerini ayırttı.
Yönetmen Joss Whedon’ın hakkını teslim etmenin gerekli olduğunu düşünüyorum. Yönetmenin katkısıyla film bir fantastik yapımdan bekleneni veriyor. Tahmin edildiği üzere Age of Ultron serinin son filmi değil ve uzun sürede devamı gelecek gibi duruyor. Credits kısmından sonra gelen ve klasikleşen son sahnede Yenilmezler’in bir sonraki düşmanının Thanos olduğunu, senaryonunda Thor’un bahsettiği kayıp taşlar üzerine kurulu olacağını tahmin etmek de çok zor değil. Ayrıca Avengers’ın üyelerinin kabuk değiştirmeye hazırlanmasının seriye farklı yönde bir ivme kazandıracağı aşikar. Vizyonda olan bu film için son bir şeyler söylemek gerekirse senaryoda muhakkak eksiklikler var. Yazının başında söylediğim gibi bu tarz filmlerin hayran kitlesi genelde senaryodan fazla bir şey beklemez. Genelde aradıkları aksiyon ve fantastik ögelerdir. Avengers: Age of Ultron bunu size fazlasıyla vadediyor. Sadece vadetmekle kalmıyor bunu size veriyor. Gözpınarlarınızın sonuna kadar aksiyona doymasını istiyorsanız. Gidin. İyi seyirler.
