Memoir of Snail
Bundan tam 15 yıl önce gösterime giren Mary and Max ile tanıdığımız yönetmen/senarist Adam Elliot’ın 2. uzun metrajı Memoir of a Snail bu yıl vizyona girdi. Mary and Max’de mutsuz özellikle yalnız iki karakterin mektup arkadaşlığı üzerinden birbirlerinin hayatları üzerindeki etkisini anlatıyor yönetmen Elliot. Bir Salyangozun Anıları’nda ise ikiz kardeşler Grace ve Gilbert’in ailelerini kaybettikten sonra farklı ailelere verilmelerini ve yeni aileleri içerisindeki yaşamlarını anlatıyor. Grace, Gilbert’e göre asıl başrolümüz. Babasını kaybettikten sonra yeni ailesinin yanında içine kapanıyor. Annesinden ona kalan salyangoz merakını ve kilden yapılan salyangozları da eski evinden ayrılırken yanında getiriyor. Salyangozları git gide daha çok sevme sebebi de yeni evde içe kapanması ve iletişimi kesmesi, tıpkı salyangozun kabuğunun içinde olduğu gibi. Memoir of Snail stop-motion tekniği ile çekilen bir yapım. Bu tekniği sevenlerin kaçırmaması gerekiyor.
Flow
Yıl içinde aldığı ödüller ve ilk yorumlardan sonra sinemaseverlerin radarına giren Flow geçtiğimiz günlerde Oscar’da En İyi Yıl içinde aldığı ödüller ve ilk yorumlardan sonra sinemaseverlerin radarına giren Flow geçtiğimiz günlerde Oscar’da En İyi Uluslararası Film kategorisinde Letonya’nın adayı olarak kısa listeye kaldı. Ayrıca En İyi Animasyon dalında da ödülün sahibi olacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Yapımı yaklaşık 5,5 yıl süren Flow, kıyamet sonrası, insanlardan arınmış bir dünyada geçiyor. Filmin kahramanı yuvarlak gözleri olan siyah bir kedi. Kedinin rutin bir gündelik yürüyüşünde karşılaştığı köpeklerin onu kovalaması ile film başlıyor. Bu kovalamayı bir anda nereden geldiği belli olmayan çok büyük bir su baskını bölüyor. Sıradan bir su baskını veya küçük çaplı bir sel değil bu. Etrafta görebileceğiniz bütün kara parçalarını yutuyor. Sadece yüksek tepeler kalıyor. Kedi de zorlu bir mücadeleden sonra biraz da şansla bir şekilde kendini bir teknenin içine atmayı başarıyor. Orada kendisini yarı sucu bir hayvan olan kapibara karşılıyor. Yolculuklarına beraber devam eden ikili zamanla birbirlerine alışıyor. Küçük teknelerine daha sonra bir sekreter kuşu ve filmin başında onu kovalayan köpeklerden olan golden retriever da dahil oluyor. Filmin büyük çoğunluğu bu dörtlünün başından geçenleri konu alıyor.
Ayrıca İlginizi Çekebilir: Sinema Tarihinin Az Bilinen Kült Animasyonları – Bölüm I
Inside Out 2
2016 Oscar’ında En İyi Animasyon dalında ödül kazanan Inside Out’ın neredeyse sevmeyeni pek yoktu. Serinin yeni filminde acaba ilk filmin altında kalır mı endişesi vardı. Üstüne çıkmasını pek beklemiyorduk ama çok altında kalması da ilk filmin etkisini azaltabilirdi. İzledikten sonra ilk filmin biraz altında kaldığını fakat serinin devamı için umut vadeden bir film karşımıza çıktı. İlk filmde yarattığı dünyada bilinçaltının ve duyguların tasvirinin animasyon üzerinden göstermeyi tercih eden bunu çok iyi yapan bir filmdi. Riley karakterinin çocukluğunu izlemiştik, bu filmde ise ergenliği izliyoruz. Bu durumla beraber ilk baştaki karakterlerin yanına aksiyete, iğrenme gibi duyguları temsil eden karakterler gelerek çeşitlilik ve karakter derinliği artırılıyor. Bütün hikaye duygular üzerinden döndüğü için yönetmenin eline oynayabileceği çokça malzeme çıkıyor. Riley karakterini merkeze aldığını düşünürsek Riley’in gençlik, yetişkinlik, yaşlılık dönemlerini de serinin yeni filmlerinde izlemek sürpriz olmaz.
That Christmas
Bu yılki önemli ödül törenlerinde adını çokça duyduğumuz fakat aday olmanın ötesine geçemeyecek bir Netflix filmi. Netflix yapımı olmasından kaynaklı olarak bir ayrıcalık mı sunuluyor diye düşündürtüyor fakat izledikten sonra aldığı adaylıkların boşuna olmadığını görüyorsunuz. Bir kasabaya kuvvetli bir kar fırtınasından sonra kasabalıların yaşadıklarını içinizi ısıtan bir senaryo üzerinden anlatan samimi bir animasyon. Her ev ayrı bir hikaye. Bu hikayeler ya aile ya aşk ya arkadaş hikayesi. Tam anlamıyla bir aile filmi diyebiliriz.
Look Back
Fujino ve Kyomoto adlı iki öğrencinin manga çizimine olan ilgileri ve sevgileri üzerinden birbirleriyle kurduğu arkadaşlığı konu oluyor. İkilinin yolları bir şekilde kesişiyor ve kesiştikten sonra fikirlerinin birleşmesiyle beraber bir anime yarışması için yazdıkları anime ödül kazanıyor. Tamamen zıt karakterlerde olan Fujino ve Kyomoto bu ödülden sonra daha çok arkadaşlığı pekişmesi beklenirken farklı bir kariyer planı çiziyorlar. Gerçek hayatın acı tarafını bize gösteren film Prime Video’da gösterime girdi. Süresi de oldukça kısa olan film yılın gizli animasyonlarından biri olarak dikkat çekiyor.
Mars Express
Özel dedektif Aline Ruby ve ortağı Carlos Rivera’nın siberpunk hikayesini konu alıyor. Film 2200 yılında geçiyor. Carlos Rivera aynı zamanda ölmüş fakat robot olarak reenkare şekilde tekrar hayata gelmiş biri. Bu ikili kendilerini bilimkurgu türünde karşımıza çıkan filmde Mars’taki tüm robotları tehlikeye sokacak bir durumun ortası bulurlar. Bilimkurgunun nimetlerinden yararlanan film insan ile makine arasında olan ilişkiyi, dengeleri güzel bir şekilde gözler önüne seriyor. Yılın önemli animasyon türüne özgü ödül törenlerine aday olan filmin yönetmenliğini Jeremie Perin yapıyor.
Transformers One
Vasatlaşan Transformers serisine yeni bir soluk getiren, Optimus Prime ve Megatron’un kökenlerine eğilen, aralarındaki çatışmanın sebeplerini çok iyi anlatan bir animasyon Transformers One. Bir yandan Transformerslar üzerinden işçi sınıfının iktidarla mücadelesini gösterirken, bir yandan da iktidarın kendi arasındaki çekişmeyi konu alıyor. Bu filmden sonra Transformers serisinin hayranları serinin sonlanmasını ve animasyon serisi üzerinden devam etmesini ister diye tahmin ediyorum.
The Wild Robot
Issız bir adaya bir kaza sonucu düşen Roz adlı robotun doğaya adaptasyonunu, doğadaki canlılarla olan ilişkisini anlatıyor. Tabi bu canlılar arasında bir kaz yavrusuyla olan ilişkisi ayrı bir yer tutuyor. Kaz yavrusu ile arasında anne-çocuk ilişkisi gibi bir ilişki görüyoruz. Roz’un zamanında kendi başına yaşadığı vahşi doğaya adaptasyonuna benzer bir adaptasyonu kaz yavrusu yaşıyor. Doğal yaşam ile Robot arasındaki anlaşmazlık ve mesafe zamanla farklı bir sebepten ortadan kalkıyor. Yılın önemli animasyonlarından olan The Wild Robot’un yapımcılığını DreamWorks Animation üstleniyor.
Wallace & Gromit: Vengeance Most Fowl
Wallace & Gromit neredeyse 40 yıllık geçmişi olan bir animasyon. Wallace ve Gromit adındaki ikili biri köpek biri sürekli buluşlar bulan bir insanın hikayesi. 20 yıllık aranın ardından yeni filmleriyle tekrar karşımızda. Yaptığı buluş sonucunda ister istemez bir tehlike yaratan Wallace yaşadıkları küçük dünyanın düzenini ve dengesini tamamen değiştirecektir. Yarattığı akıllı robotu bir şekilde ele geçiren kuşun (bir penguen) bir sebepten ötürü Wallace ve Gromit’ten intikam almaya çalışır. Dev bir dünya yaratmayıp olayı sadece mahalleye indiren yönetmen burada karakterleri ve çevreyi çok daha detaylandırma fırsatı elde ediyor. Netflix’de yayınlanan film izlemek için bana sorarsanız eski filmlerini veya dizilerini izlemeye gerek yok.
Chicken for Linda!
Sinema aslında perdede hep büyük, sansasyonel hikaye anlatmak demek değildir. Gündelik hayatımızda yaşanan sıradan bir olayı anlattığı zaman da sinema o zaman sinema olur. Chicken for Linda! Bu kurduğum cümlelere tam uyuyor. Film, Paulette’nin kızı Linda’ya suçladığı bir olay sonrasında kızına dile benden ne dilersen tarzı sorusu sonrasında kızı Linda’nın tavuk yemeği yemek istiyorum demesinden sonraki olan olayları anlatıyor. Buraya kadar ne var bunda diyebilirsiniz. Sorun ülkedeki çoğu işçinin grevde olması ve hiçbir yerde alışveriş yapılamıyor olması. İşte Linda bu isteği tam böyle bir günün arifesinde istiyor. Filmin geri kalanında Paulette ve kızı Linda’nın başından geçenleri izliyoruz. Farklı bir teknikle yapılan Chicken for Linda!’da detaylı insan tasvirleri yok. Her insan bir iki renkten oluşuyor. Hiçbirinin yüzü net değil. Fakat tekniğin kullanımı o kadar başarılı ki karşı tarafa filmin estetik ve duygusal yönü geçmesine engel olmayıp hatta destek oluyor. Bu yılın gizli hazinelerinden olan bu filmi izleme listenize ekleyin.
