Ana Sayfa Eleştiriler City Lights / Şehir Işıkları (1931)

City Lights / Şehir Işıkları (1931)

City Lights / Şehir Işıkları (1931)
0

Charlie Chaplin’in oyuncu, yönetmen ve senarist olduğu yapımlardan olan City Lights, Chaplin ile özdeşleşen sessiz filmlerden biridir. Chaplin, diyalog ile aktarılması güç olan duyguyu jest ve mimikleriyle her zaman seyirciye başarılı bir şekilde aktarmayı başarmıştır. Chaplin’in her filmi sinemaya katkı sağlasa da kronolojik olarak bakıldığında City Lights; The Kid, Gold Rush ve Circus’un ardından sinema tarihinde önemli yere sahip olan 4. filmidir. Daha sonra bunların arasına Modern Times ve The Great Dictator de eklenecektir.citylights

Filmin açılışında Chaplin’in şehrin içinde boş boş gezdiğine tanık oluruz. Yine boş boş gezdiği bir gün bir köşe başında çiçek satan bir kıza rastlar. İster istemez kızdan etkilenecektir. Güzelliğinden ziyade Chaplin’in dikkatini çeken şey çiçekçi kızın gözlerinin görmüyor oluşudur.  Filmlerinde her zaman bir melodramı yada trajikomik olayları işlemeyi seven Charlie Chaplin’in bu olayı filmin merkezine koyacağının o andan itibaren hissediyoruz. Hemen ardından film başka bir trajediye tanıklık etmemize sebep oluyor. Sebebini bilmediğimiz bir şekilde intihar etmeye çalışan bir adamın yanında buluyor kendini Charlie Chaplin. Filmlerinin özellikle sonlarında yüreğimizi burksa da filmin genelinde güldürmeyi seçer Chaplin. Seyirciyi üzmemek içinse hiç bir karakteri öldürmeyi tercih etmez. Bu yüzden filminde intihara kalkışan biri varsa Chaplin’in onu engellemesi onun filmlerinde en olağan ve beklenen şeydir. Tahmin edildiği üzere öyle de olur. İntihar etmeye çalışan adam Chaplin’i dost beller ve onu bir an bile yanından ayırmak istemez. Sahip olduğu her şeyden Charlie’nin de yararlanmasını isteyecektir. Soluğu hemen gözleri görmeyen kızın yanında alır. Onun yaşadığı yeri, çaresizliğine tanık olmak ister.

Charlie’nin film boyunca tek bir amacı vardır: Kıza yardım edip, gözlerinin görmesini sağlamak.

Neredeyse her filminde aylak aylak gezen ve para kazanmanın kolay yolunu arayan Charlie Chaplin ve yine neredeyse her filminde başı sıkışınca karnını doyuracak güzel bir iş bulur.

cityDiğer filmlerinde de olduğu gibi City Lights’da da akıllardan çıkmayan sahneler vardır. Restaurant sahnesi ve boks maçı buna en güzel örnektir. Hareketlerinde tekrarı kullanarak her zaman sinemaseverleri güldürmeyi başarmıştır. Nesneleri fırsat bulduğunda kişileştirme gibi bir güdüsü vardır. Nesnelerle inatlaşır ve onlar ile arasında bir duygu bağı oluşturur.

City Lights bana sorarsanız Great Dictator, Modern Times ve Gold Rush’ın ardından Chaplin’in sinema tarihine katkı sağlayan 4. filmi olarak hafızalarda yerini korur. Diğer 3 filmde odaklandığı konular daha spesifik ve çarpıcı olduğu için daha çok ön plana çıkmaktadır. City Lights ve gözleri görmeyen kız figüründen sinemamızda zamanında bol bol yararlanmış ve türevleri ile kaymağını yemiştir. ‘En Büyük Şaban’ ise bu uyarlamaların en başında gelir. Kemal Sunal ikonik ve başarılı bir oyuncu olmasına rağmen Chaplin’in izleyiciye geçirdiği duygunun malesef uzağında kalmıştır. Üstünden neredeyse bir asır geçmesine rağmen Chaplin, Chaplin’dir. Filmleri ise her geçen gün gönüllerdeki yerini sağlamlaştırmıştır.

Bir Cevap Yazın