Ana Sayfa Etiket "film incelemesi"

The Tree of Life (2011): Spinoza ve Ötekiler

The Tree of Life, 1956 yılında Teksas’ta yaşayan bir aileyi merkezine alıyor gibi dursa da Teksaslı bir aile üzerinden aslında hayatın kendisini odak noktası haline getiriyor. Sinemanın insan ve insan doğası üzerine düşkünlüğü alışılageldik bir durum olabilir ama yaşamın üzerine yapılan güçlü filmler bulmak her zaman rastlanılan bir şey değil. Hele ki saf dini kaygılarla […]

The Suicide Shop (2012): Mesele Şu ki Yarın Yine Yaşamak Gerekecek

”Hayatta başarılı olamadınız mı? Bize gelin, ölümünüzü başaracaksınız! ’’ ”Bu zehir biraz pahalı ama unutmayın ki son harcamanız olacak bu. Ayrıca her zaman şunu söylerim, insan bir kez ölür ve bunun unutulmaz bir an olması gerekir.’’ ”Ben hazırladığım siyanüre ağzı serinletsin diye nane yaprağı katıyorum, bunlar küçük ikramlarımız. Ama son kez üzülmek, sıkılmak isterseniz zehrinizi […]

My Dinner with Andre (1981): Değişmeyen Pratikler, Pratikleşmeyen Değişim

Tiyatro oyuncusu Wallace’ın, eskiden tiyatro yönetmeni olan arkadaşı Andre ile yıllar sonra bir akşam yemeği için sözleşmesini konu alan My Dinner with Andre, tek mekânda geçen ve hayatın manasını sorgulatırken seyirciyi hipnotize edici alışkanlıklarıyla yüzleştiren bir Louis Malle filmi. Wallace daha filmin başında yemeğe gitmeden önce eskiden zengin ama şimdi fakir bir oyuncu olarak tek […]

Yeraltı (2012): Bir Varoluş Düellosu

‘Yavaş yavaş delirdim, kimse bunu fark etmedi.” – Bir İntihar Notu ”Tanrı yoksa her şey yapılabilir. ” – Dostoyevski ”Sonlu varlığı ile sonsuz varlığı arasına sıkışan insan kendi olma sürecini umutsuzluk içinde yaşar.” – Soren Kierkegaard Modern insanın gündelik hayatın seyri içerisinde rutin eylemlere sıkışan yaşamı, zaman zaman duygularından kesin çizgilerle tecrit ederek sıralı biçimde […]

Toronto Film Festivali Günlüğü 6 & 7: Wildcat, Evil Does Not Exist, The Beast

Gün 6 Wildcat Ethan Hawke’ın yönetmenlik koltuğunda oturduğu Wildcat Amerikalı romancı Flannery O’Connor’ın yaratım sürecine, daha doğrusu sancısına odaklanıyor. Filmin başrolünüyse Ethan Hawke’ın kızı Maya Hawke üstleniyor. Maya Hawke’ın etkileyici performansının filmin oldukça düzensiz ve dağınık yapısının arasında kaybolduğunu söylemek gerekiyor. Ethan Hawke, Flannery’nin yazdığı öyküleri hem seslendirme hem de canlandırma yolunu tercih ederek ana […]

Toronto Film Festivali Günlüğü 4 & 5: Great Absence, The End We Start From, Son Hasat

Gün 4 Great Absence Japon yönetmen Kei Chikaura’nın henüz ikinci uzun metrajı olan Great Absence festivalin hem Platform bölümünde hem de en büyük ödül olan People’s Choice [Halkın Tercihi] ödülü için yarışıyor. Film, görece uzun süresi ve yavaş akan temposuna rağmen iyi kurgulanmış yapısıyla gizem unsurunu sonuna kadar koruyarak izleyiciyi tutmayı başarıyor. Takashi ve 20 […]