Ana Sayfa Eleştiriler Systemsprenger (2019): Ötekileştirilmiş ve Kaybolmuş

Systemsprenger (2019): Ötekileştirilmiş ve Kaybolmuş

Systemsprenger (2019): Ötekileştirilmiş ve Kaybolmuş 7.0
0

Nora Fingscheidt’in ilk uzun metrajı Systemsprenger (System Crasher) ilk olarak geçtiğimiz yıl düzenlenen Berlin Film Festivali’nde gösterildi ve oldukça beğeni topladı. Beğenilerin odağında başrol Helena Zengel’in çok konuşulan Benni performansı yer alıyordu. Zaten performansı birçok festivalde ödüllendirildi. Systemsprenger ise Altın Ayı için yarışan Alfred Bauer Ödülü ile yetindi.

Helena Zengel’in canlandırdığı Bernadette kısaca kendine Benni diyor. Biz de buradan itibaren ona Benni diyeceğiz. Benni filmin başlangıç sekansından itibaren deli dolu bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Deli dolu kelimesi onun karakterini olumlayabilir. Bu yüzden deli dolunun yanına filmin Türkçe adı olan oyunbozan ve öfkeli kelimelerini eklemekte yarar var.


Benni öfke sorunlarından ötürü annesi tarafından sosyal hizmetlere verilen, hareketleri kestirilemeyen, işler istediği gibi gitmediğinde kendine ve özellikle dışarıya yönelik şiddete başvuran buna bağlı olarak toplumun dışına çekilen bir çocuktur. Film boyunca farklı farklı sosyal hizmet kurumlarını uğramak zorunda kalan Benni kurumlara girdiği andan itibaren tavırlarından ötürü istenmeyen pozisyonundadır. Benni’nin zaten kurumlar tarafından kabul edilme gibi bir arzusu yoktur. Film boyunca tek bir arzusu annesi ile tekrar beraber yaşamak olan Benni bunun üzerinden motivasyonunu sağlar. Systemsprenger bir nevi ana karakterin bu amaca gitmeye çalışan yolun hikayesidir. Bu yol hikayesinde Benni’nin hayatına hep birileri eşlik etmek için dahil olur. Birkaçı hariç Benni özelinde bir yere sahip olmazlar. Okula da aynı sorunlar için gitmeyen Benni’ye okula giderken eşlik etmesi adına bir eğitmen atanır. Benni, Micha adındaki eğitmenle eğitmenin hem işine bakış hem karakteri sayesinde sorunlu da olsa bir bağ kurar. Micha genel olarak Benni’yi alttan almayı başarır. Bir yandan da onun isteklerine hem gönüllü hem gönülsüz olarak boğun eğmek zorunda kalır. Aralarında bağ Benni’nin de belli adımlar atmasıyla daha derinleşir. Bir zamandan sonra filmin boyunca annesine kavuşma arzusu güden Benni hiçbir şekilde babalık kavramıyla ilgili bir şey dillendirmemesine rağmen Micha’yı bir anda baba figürü olarak içselleştirir.


Arasındaki mesafeyi koruyamayan Micha bir zamandan sonra sınırı geçtiğini dile getirir. Bir eğitmenden ziyade ailesinden biri gibi görmeye başlar. Benni’nin kendi ailesinin yanında kalmasına izin verir. Micha’nın yaşadıkları aynı zamanda seyircilerin yaşadıklarıyla örtüşür. Anlaşılması zor bir karakter olmasına rağmen Benni ile aile ilişkileri üzerinden onu anlayabilir ve yer yer bu öfkesinin faturasına ailesine kesebiliriz. Filmin geneline hakim olan ve seyirciye de geçirilen başlıca hissiyat acaba “Benni kendi çıkarları adına ne kadar ileriye gidebilir.” düşüncesidir. Bu düşünce Benni’nin Micha’ya “Aileni öldürürsem benim babam olur musun?” cümlesinden sonra yerini filmin sonuna kadar yayılan rahatsız edici gerilime dönüşmüştür. Bu soru filmin başından itibaren Benni’nin kısmi haklılığını da sorgulatacak türdendir.

Systemsprenger yer yer karakteri anlayabildiğiniz yer yer karakterden uzaklaşıp ne yaptığını kestiremediğiniz sorunları olan bir gencin hikayesi. Kıymetini Helena Zengel’in oyunculuğundan alıyor. Yönetmenin film üzerinde bir başarısı var ise o da Zengel’i yönetmesi ile alakalıdır diye düşünüyorum.

Puanlama

7.0

7.0
Kullanıcı Oyu: ( 3 oylar ) 7.7

Bir Cevap Yazın