Ana Sayfa Pelin Oduncu

Pelin Oduncu

1992 doğumlu, büyülü fenerle yolunu aydınlatmaya çalışan bir sinema öğrencisiyim. Nietzsche'nin Zerdüşt'ü gibi büyük bir sinema ormanında kaybolarak, yeni yollar ve düşünceler arıyorum. Kayboldukça daha çok şey öğreniyorum. Yazıyorum ve dünyada beni hatırlayacak son kişiye ulaşıncaya kadar yazacağım

Leila’s Brothers (2022): 40 Altın ve İki Rüya

“Günümüzde toplumsal yükselme yol ve usulleri çeşitlendi. Ama bu çeşitli yükselme biçimleri tek bir merdivende sıralanamazlar: Herkes, farklı merdivenlerden aynı şekilde çıkamaz.” Philip Beneton, yukarıdaki pasajda bir bakanın, tenisçinin, akademisyen ya da oyuncunun gelir, saygınlık ve diploma açısından farklı konumlarda bulunduğunu; farklı şekillerde yükseldiğini dile getirmiştir. Bahsettiği farklılık aslında en bilinen anlamıyla sınıfsal farklılıktır. Her […]

Kurak Günler (2022): Obruktan Çıkmak Mümkün

Kasabaya “yabancı” biri gelir: Memur, öğretmen, doktor, yönetmen, savcı. Kırsala hizmet vermek üzere ayrıldığı kenti ve kentli alışkanlıklarını bir kenara atmak zorundadır. Kasabalı ise, kendilerine hizmet verecek bu kişiyi, işinden ziyade kentli duruşuyla, fiziksel görünümüyle, ağzıyla, lehçesiyle, kıyafetleri ile yargılar. Dışarıdan gelen bu “yabancı” ise, bu yokluklar, çürümeler, yobazlıklar dünyasında kendisine itiraf edemediği kadar şaşkınlık […]

Andropoz (2022): Değişmek mi, yoldan çıkmak mı?

Sahne açılır: Güneşin parıltısı, boylu boyunca kayıkta yatan bir cesedi aydınlatır. Üzerinde “happy” yazan bir iç çamaşırının kırmızı, cesedin üstündeki kanlarla birleşir. Arkasından gelen sahnede Yusuf (Engin Günaydın), derin derin baktığı aynada kendi mutluluğunu yaratmaya çalışır: Saçını sarıya boyar. Taylan Kardeşlerin yönettiği, Engin Günaydın’ın yazdığı 6 bölümlük Netflix dizisi Andropoz, tam da açılış sahnesindeki gibi […]

Between Two Worlds (2021): Herkesin Yeri Ayrı!

Başrolünde Juliette Binoche’un bulunduğu Between Two Worlds (2021) filmi ile tanıştım yönetmen Emmanuel Carrère ile. The Guardian, adını daha önce duymadığınız en önemli Fransız yazar olarak tanıtıyor Emmanuel Carrère’yi. Kendini büyük bir yazar değil; bir gazeteci ve film yapımcısı olarak gören Emmanuel Carrère, film eleştirmenliği ile ilgilendikten sonra senaristlik ve yazarlığa devam ediyor. 1993 yılında, eserleri […]

A Hero (2021): Rahim’den Yönetmene Uzanan Bir “Dürüstlük” Sınavı

İran Sineması’nın en önemli yönetmenlerinden biri olan Asghar Farhadi, bu kez sadece yalın ve iddialı senaryosuyla değil, senaryosunun arka planındaki “intihal” meselesiyle adından söz ettiriyor. Sanatçıların sansasyonel yaşamları ile sanat ürünlerini ayırmak gerektiğini düşünenlerden biri olsam da, konunun bizzat senaryoyla ilgili olması, filmin estetik boyutundan ziyade bir yönetmenin dünya görüşünü irdelememe yol açıyor. Sanatçı, içinde […]

Licorice Pizza (2021): Daha Çok Sivilce, Daha Çok Nostalji

Yönetmen Paul Thomas Anderson’ın son filmi Licorice Pizza, 70’lerde yaşanan bir aşk hikayesine odaklanırken; ergenlik döneminin sancılarını ve büyüme krizlerini hiç de dramatize etmeden, oldukça keyifli bir dille anlatıyor. Başrollerinde Haim adlı müzik grubuyla bilinen Alana Haim ve oyuncu Philip Seymour Hoffman’ın oğlu Cooper Hoffman bulunuyor. Filmdeki adıyla Alana Kane, 30’lara dayanmış romantik, enerjik ancak […]