Trajedinin Biyografisi: Jackie (2016)
Şili’nin Augusto Pinochet dönemini konu alan No ile adını duyuran, 3 yıl sonra El Club ile Katolik kilisesindeki pedofili vakalarına farklı bir bakış açısından bakan Pablo Larrain. 2016 yılı içerisinde iki biyografi film ile karşımıza çıktı. Çok yakın aralıklarla vizyona giren Neruda ve Jackie, Larrain’in filmografisini neredeyse pürüzsüz bir şekilde gelişimine katkı sağladı. Neruda da yine kendi ülkesininden yararlanan Larrain Şilili Nobel Ödüllü şair Pablo Neruda’nın hayatına ışık tutmuştu. Her geçen gün kariyerinin üstüne koyan yönetmen, Jackie’de Amerika Birleşik Devletleri’nin 35. Başkanı John F. Kennedy’in suikastinden sonra eşi Jacqueline Kennedy’in o süreçte yaşadıklarını yakın plandan anlatıyor.
O zamanlar Jacqueline Kennedy başta giyiniş tarzı ayrı bir ikon yaratmayı başarmıştı. En az başkan kadar o da dikkatleri üzerine çekiyordu. Yapımcılar ve Larrain bunu dikkate alarak oyuncu seçimini tam yerinde yaptıklarını düşünüyorum. Önceki filmlerinde değindiği konular gereği Şilili oyuncularla – özellikle Alfredo Castro, Gael Garcia Bernal – çalışan Larrain. Yine film gereği ve artan popülaritesinin getirdiği bir avantaj olarak oyuncu yelpazesini daha çok genişletme fırsatı buluyor. Tabi burada abartıya kaçmadan bu hakkını başrol Natalie Portman üzerinde kullanıyor. Jackie karakteri ile enfes bir oyunculuğa imza atan Portman, buna rağmen Oscarlarda En İyi Kadın Oyuncu ödülünü La La Land’de ki rolüyle Emma Stone’a kaptırıyor. John Kennedy’i canlandırması içinse Danimarka asıllı Caspar Phillipson seçilmiş, bu oyuncunun seçilmesindeki en büyük etmen J. Kennedy’ye olan benzerliği olarak düşünülebilir. Ayrıca sinemaseverler tarafından tanınmayan bir yüz. Filmin Jackie Kennedy biyografisi olarak düşündüğümüzde daha geri planda kalan bir John Kennedy’i tercihinin çok makul olduğu görülebilir.
“Abraham Lincoln, öldürülmeseydi de büyük bir başkan olarak hatırlanır mıydı?”
John Kennedy öldükten sonra eşi Jackie kocası için ABD’nin eski başkanlarından Abraham Lincoln’ün cenaze töreni gibi bir tören istiyor. Jackie karakteri filmin çoğunluğunda Lincoln’e hep iyi yönde atıflarda bulunuyor. Eşiyle beraber Abraham Lincoln’ün ABD’nin en iyi başkanı olduğuna inanıyor.
Jackie hem gerçek görüntüler kullanılmasıyla hem de bazı sahnelerinin orijinali gibi canlandırılmasıyla J. F. Kennedy suikastini konu alan filmler arasında en ön plana çıkıyor. Natalie Portman’ın kalburüstü oyunculuğu, karakteri oynarken yaptığı jest ve mimikleri sergileme biçimi takdire şayan. Film kendini gerçek iki hikayeden besliyor. İlki suikastın kendisi, ikincisi ise Jackie Kennedy’in filme de konu olan röportajı. Suikastten 4 ay sonra yapılan bu röportaj, Jackie’nin vasiyeti üzerine öldükten sonra yayınlanmış. Hatta “Jacqueline Kennedy: John F Kennedy ile Hayata İlişkin Tarihi Sohbetler” adlı kitaba da konu olmuş. Filme genel olarak bakıldığında çok iyi bir biyografi, başta Natalie Portman olmak üzere oyunculuklar harika. Film müzikleri bakımından biraz kısır davranıyor ama o da zaten göze batmıyor. Yılın iyilerinden, fırsat bulduğunuz zaman kaçırmayın!